arşivUlus IrkadBir ülkede olumsuzluklar devam ederse - Ulus Irkad
yazarın tüm yazıları:

Bir ülkede olumsuzluklar devam ederse – Ulus Irkad

Yeniçağ podcastını dinleyin

Hangi ülke isterse olsun devamlı olarak hamaset, baskı ve de başka öteki olanların haklarını gaspederek ve de umursamayarak devamlı aynı politikaları devam ettiremez. Başkalarının haklarını görmezlikten geliyorsunuz, içinizde bir paranoya bölüneceksiniz, bu yüzden de demokratikleşirsem, insan haklarını kabul edersem bölüneceğim paranoyaları, o ülkeyi yıkılma veya bölünme noktasına getirebilir. 1974 öncesi Makarios’un mitingler sırasında birkaç konuşmasını dinlemiştim,hem de canlı olarak Kıbrıslırum halkının arasında. Devamlı bölünmekten ve de Türkiye’nin adaya gelip adayı bölmesinden bahsetmekteydi. Sonuçta durumlar ve hatalar öyle bir duruma geldi ki Kıbrıs bölündü. Makarios mevcut yanlışları devam ettirmese ve de ötekilere yani Kıbrıslıtürklere ve diğer azınlıklara haklarını vermiş olsaydı belki de daha sağlam bir Kıbrıs Cumhuriyeti halkı yaratacak ve Yunanistan ile hatta Türkiye’ye gelip adayı bölmeleri fırsatı vermeyecekti. Maalesef öyle hatalar yaptı ki günün birinde o çok sevdiği Kıbrıs Cumhuriyeti, 1974 yılında, bir gün 15 Temmuz Darbesi, ertesi hafta da 20 Temmuz çıkarmasıyla bölündü ve geriye kalanlar da hala daha o yıkıntının peşinde sürüklenerek bir çözüm yolu bulmaya çalışmaktadırlar ama maalesef bölüneni tekrar kurmak veya birleştirmek artık zordur. Hep denir ya, savaşmak kolay ama bölüneni birleştirmek zordur, işte öyle bir şey. Dünya sorunları, her gün için değişen konjoktür sizi bir yere getirip uzlaştırmaya izin vermez ve siz de bu fırtınanın içinde debelenirsiniz.

Türkiye Cumhuriyeti ve şimdiki tek adam yönetimi de maalesef gün geçtikçe cephesini genişletmekte. Doğu Akdeniz derken işi daha da Batı’ya kaydı, şu anda Yunan adalarının fethedilmesi ve izinsiz silahlanması tartışılıyor. Türkiye gittik sonra devamlı düşman kazanmakta. Geniş cephelerde yayıldık sonra da karşısındaki cepheler de birleşmekte ve çözümü bir o kadar zorlaştırmakta. Cephe genişlerken de savunması zorlaşmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu da cepheyi genişletip fethettiği ülkeler çoğaldık sonra, bunları savunması zorlaşmıştı. Bu durumda kayıplar da çoğalmakta. Türkiye sadece askeri alanda değil gün geçtikçe parası da dünya paralarının en değersizi durumuna gelmekte. Üstelik pandemi nedeniyle Türkiye ekonomisi bir darbe yerken bu defa da parası değersizleşmektedir. Bunun ekonomiye vebali ise gün geçtikçe artmaktadır.

Türkiye’nin en başından en büyük hatası Atatürk’ün geleneksel politikası “Dünyada barış, Yurtta barış” politikalarından ayrılmayacaktı. Bu terkedildi. Çoğulcu demokrasi yerine Osmanlıyı anımsatan tek adamlık rejiminin de getirdiği yük bir o kadar daha artmıştır ve demokratik kurumlar ortadan kaldırıldığı veya zayıflatıldığı için eleştiri olmadığından, tek adam da başına buyruk kararlar alarak ülkeyi uçuruma getirmiştir.

Kürt sorununda, demokrasi ve demokratikleşme sorunlarına çözüm getiremediği, bunları öteye attığından veya hasır altı ettiğinden dolayı Türkiye daha da zorluklara düşmektedir. Bu durumun devamı sadece korkulan olmaktadır. Makarios’un ölmeden önce yaşadığı dramlar ve trajediler, ümit edilirdi ki Türkiye tarafından örnek alınsındı.

Maalesef Türkiye bile bile ve de keyfi olarak korkunç sonuna doğru gitmektedir.

Önemli olan yanlışlardan ders çıkarmaktı. Şimdiye kadar da çıkarılmadı. İnşallah bu mahvedici politika devam etmez, yoksa…

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
211AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin