iktibasİbrahim VarlıABD, Türkiye, İran, Irak: Güney’deki tufan - İbrahim Varlı
diğer yazılar:

ABD, Türkiye, İran, Irak: Güney’deki tufan – İbrahim Varlı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Orjinal yazının kaynağıbirgun.net

Türkiye 31 Mart yerel yönetimler seçimine kilitlenmişken hemen güneyimizde, Irak ve Suriye coğrafyasında önemli, dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. Kürtlerin merkezinde yer aldığı bu gelişmeler Türkiye’deki seçimlere ve genel siyasete de etki ediyor. Sorunlar silsilesinin iç içe geçtiği, her birinin bir diğerini etkilediği Ortadoğu’daki gelişmelerin Türkiye’ye yansımasının olmayacağını beklemek zaten eşyanın tabiatına aykırı olurdu. Peki, neler oluyor?

Olaylar örgüsü takip edilecek olunursa bölgede biriken enerjiyi, kopmaya hazırlanan tufanı pekala görmek olası olacaktır.

Son gelişmelerden başlayacak olursak…

IRAK FEDERAL MAHKEMESİ’NİN KARARLARI

Irak Federal Mahkemesi 21 Şubat’ta çok çarpıcı bir karara imza attı.

Neydi o kararlar:

• Irak Kürdistanı Bölgesi parlamento seçimleri Irak Seçim Komisyonu tarafından organize edilecek.

• Kürt Parlamentosu’nda etnik bileşenlere ayrılan 11 sandalyeli kota sistemi anayasaya aykırıdır.

• Kürdistan Parlamentosu’nun seçim bölgeleri dörtten az olamaz.

• Irak Seçim Komisyonu, Kürdistan Parlamento Seçim Komisyonu’nun yerini alacak.

• Kürdistan Parlamento seçimleri çok yönlü olmalıdır.

• Mahkeme, Kürdistan Bölgesi’nin petrol ve petrol dışı gelirlerini Bağdat’a devretmesi gerektiğine hükmetti.

Birinci Körfez Savaşı sonrasında 1992’de kurulan 111 sandalyeli Kürt Parlamentosu’nda Türkmenlere 5 ve Hristiyanlara (Keldani-Süryanilere 5, Ermenilere 1) 6 olmak üzere, 11 kişilik kota veriliyordu. Ancak yeni kararla birlikte bileşenler kota dışında seçimlere girecek.

YAPILAMAYAN SEÇİMLER

Kürt bölgesinde taraflar arasında “Seçim Yasası” ve “Kota Payı” yüzünden yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle Parlamento’nun görev süresi 9 Ekim 2022’de yapılan oylamayla 31 Aralık 2023’e kadar uzatılmıştı. Ancak Irak Federal Mahkemesi, Mayıs 2023’te “Kürdistan Parlamentosu’nun görev süresinin uzatılması anayasaya aykırıdır” kararını almıştı.

Erbil yönetimi 3 Ağustos 2023’te, parlamento seçimlerinin 25 Şubat 2024’te yapılacağını duyurmuştu. Ancak seçimler, Federal Mahkeme’ye yapılan itirazların karara bağlanamaması üzerine yapılamamıştı. Kürt bölgesinde seçimlerin ne zaman yapılacağına dair kesin bir bilgi de yok.

KÜRTLER, TÜRKMENLER, HRİSTİYANLAR TEPKİLİ

Rûdaw’a konuşan Irak Türkmen Cephesi Yürütme Kurulu Üyesi ve Kürdistan Bölgesi Etnik ve Dini Oluşumlardan Sorumlu Bakanı Aydın Maruf, bileşenlere Kürdistan Parlamentosu’ndan temsiliyet hakkı tanıyan kota sisteminin Irak Federal Mahkemesi kararıyla iptal edilmesinin ‘siyasi ve adaletsizce’ olduğunu söyledi. Maruf söz konusu kararın Türkmenlerin iradesi dışında verildiğini belirtti. Bet-Nahrain Demokrat Parti Genel Sekreteri Romeo Hakkâri, Federal Mahkeme’nin kararının “haksız ve anayasaya aykırı olduğunu, dolayısıyla bileşenlerin haklarını ihlal ettiğini” söyledi. Irak Kürt Yönetimi’nin iktidardaki partisi Kürdistan Demokrat Partisi’nden (KDP) yapılan açıklamada Federal Mahkeme’nin kararlarının “anayasanın ruhuna, Kürdistan Bölgesi’nin anayasal haklarına ve federal ilkelere aykırı” olduğu belirtildi.

Başkan Mesud Barzani de Irak Federal Yüksek Mahkemesi kararlarına ilişkin endişeli olduklarını kaydederek şöyle dedi: “Her şeyin belli bir grup, oluşum ve topluluk tarafından kontrol edilmesi Irak’ı ateşe verecektir. Çözüm demokrasiye, anayasaya, ortaklık, uzlaşma ve dengenin temel ilkelerine dönüştür. Kürtlerin dağların dışında da dostları vardır. Arap ülkeleri, toplumlar, Batı, ABD ve Doğu, artık pek çok dostumuz var” dedi.

ERBİL-BAĞDAT GERİLİMİ

Erbil ile Bağdat’taki merkezi Irak yönetimi arasında uzun bir süredir gerilim var. ABD, İran, Türkiye arasında güç mücadelesine sahne olan Irak’ta, Tahran’ın ağırlığı her geçen gün artıyor. Sadece Irak’ta değil Suriye ve Ortadoğu’nun genelinde de etkisini artıran İran ile ABD arasında büyük bir çekişmeye sahne olan Irak’ta hesaplar, planlar, hamleler iç içe geçmiş durumda.

Geçen yılın sonunda bölgedeki ABD hedeflerine yönelik artan saldırılar sonrası Washington ile Tahran ve Bağdat üçgeninde tırmanan gerilim düşmüş değil. Bir hesaplaşma sahnesine dönüşen Irak’ın Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, saldırıların durmaması üzerine ABD’ye askerlerini çekme çağrısında bulunmuştu. Irak Parlamentosu ABD güçlerinin ülkeden çekilmesi için bir karar da almıştı.

Amerikan yönetimi görünürde görüşme masasına otursa da, Irak’taki askerlerini çekmeyeceğini resmen bildirmişti.

İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları sonrasında Irak’taki İran yanlısı gruplar da ABD’ye karşı harekete geçmişti. Erbil ve Süleymaniye’yi sık sık vuran Tahran, buralarda İsrail hedeflerinin olduğunu ileri sürdü.

BARZANİ WASHINGTON’DA

Irak Federal Anayasa Mahkemesi’nin yetki gaspı kararları ve Bağdat’ın “askerlerinizi çekin” kararlarının yankısı sürerken Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Mesrur Barzani, ABD’ye gitti. Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan başta olmak üzere Beyaz Saray’ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlerinden Sorumlu Koordinatörü Brett McGurk ve diğer Amerikan üst düzey yetkililerle görüşen Barzani, “güven” tazeledi. Ülkesinin Irak Kürdistanı ile ilişkilerini “benzeri görülmemiş” olarak nitelendiren Blinken da IKBY ve ABD ortaklığına dikkat çekti, “IKBY bölgedeki istikrar ve Amerikan yatırımları da dâhil olmak üzere kritik bir ortak olmuştur ve bu da önemlidir” dedi.

Erbil’den yapılan açıklamaya göre Sullivan’ın “Beyaz Saray’ın güçlü bir Kürdistan Bölgesi’ne ve Kürt halkının anayasal haklarına verdiği desteği yeniden teyit ettiği” vurgulandı. Barzani’nin de ABD’ye verdiği destekten dolayı teşekkür ettiği kaydedildi ve “Kürdistan Bölgesi’nin anayasal yapısına saygı gösterilmesi ve Kürtlerin haklarının korunması ve ihlal edilmemesi gerektiğini” vurguladı.

YENİ MERKEZ KÜRT YÖNETİMİ

Kürt Başbakan Mesrur Barzani’nin ABD ziyaretinin ve görüşmelerin, tarihi bir sürece yol açtığını söyleyen Cenevre’de yaşayan “Kürdistan ve BM” kitabının yazarı Roni Aydın Dere’ye göre ABD’nin dünyanın en büyük diplomatik misyonlarından birini Hewler’de (Erbil) inşa etmesi bu gelişmelerin alameti. Dere, Erbil-Washington hattındaki gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: “ABD, Irak’taki mevcut askeri güçlerini Kürdistan’da konumlandıracak. ABD, Kürtlerin dost ve güvenilir bir halk olduğunu anladı. Bu durum Güney Kürdistan’ı Türkiye, Haşdi Şabi ve İran saldırılarına karşı koruyacak. ABD’nin bu kararı henüz net beyan edilmemişse de Rojava’yı da (Kuzey Suriye) koruyacağı ve savunacağı anlamına geliyor.”

2003’teki ABD işgali sonrası Irak’taki sistem değişikliğiyle ortaya çıkan durumun bölgedeki en önemli siyasal ve jeopolitik değişim olduğunu ifade eden Dere, bölge ülkelerinin her birinin kendisine göre hesaplarının olduğunu söyledi. Davet teklifinin Washington’dan geldiğini ifade eden Dere, “İran’ın Erbil’e füzeli saldırıları, Irak Kürdistanı’nın haklarının kısıtlanması ve Amerikan-İran çelişkilerinin arttığı bir süreçte Amerika’nın bölgede yeni bir yapılanmaya gittiğini görüyoruz” dedi.

Oda TV’den Uğurcan Yardımoğlu da ziyaretin Arap medyasında nasıl yankılandığını aktarırken Al-Arab gazetesinin ABD ve Irak arasındaki gerginliğe dikkat çektiğini, IKBY’nin ABD’nin sığındığı bir yer olacağının öngörüldüğünü yazdı. Gazete, ABD’nin Irak ve Suriye’deki güçlerinin silahlı grupların saldırılarıyla karşı karşıya olduğu bir dönemde “Biden yönetiminin IKBY’yi Irak’taki Amerikan varlığının ana merkezi haline getirmeye çalıştığını” ileri sürdü.

TÜRKİYE DE DENKLEMDE

KDP yönetimi ile ilişkileri sıkılaştıran Ankara, Kuzey Irak’ta irili ufaklı üsler kuran ve binlerce asker tutan Türkiye de denklemin bir parçası. Söz konusu Türkmenler olunca Bağdat’ın kota kararından bir hayli rahatsız. Federal Mahkeme’nin Erbil’i baskılamak amacıyla siyasi saiklerle bu karara imza attığı ileri sürüldü. Irak’ın merkezi yapıyı güçlendirmeye çalıştığı, Tahran’ın da desteğiyle Erbil üzerinde bir baskı kurmak istediği belirtiliyor.

KOBANİ’DE KDP OFİSİNE SALDIRI

Diplomasi arenasında bunlar olurken sahada da işler bir hayli çetrefilli. Kuzey Suriye’de (Rojava) PYD’nin Gençlik Hareketi, Kobani’de Kürdistan Demokrat Partisi-Suriye’nin (KDP-S) ofisine saldırdı. Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) saldırıyı kınadı.

PKK’DEN IRAK ORDUSUNA İHTAR

Irak Sınır Muhafızları birlikleri geçtiğimiz günlerde Duhok’un Amedi ilçesine bağlı Şeladize kasabasına konuşlandırıldı. Bu bölge Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasında yıllardır yoğun çatışmaların yaşandığı Zap-Avaşin bölgesine yakın. PKK, Irak Sınır Muhafızları birliklerinin yerleştiği bölgelerin Irak-Türkiye resmi sınırlarından kilometrelerce uzaklıkta olduğunu kaydederek, “Irak güçlerin yaşanan savaşın farkındalığıyla hareket etmesi daha yararlı olacaktır” açıklamasını yaptı.

HPG, söz konusu birliklerin bölgeye yerleştirilmesinin “birtakım güçlerin oyunu” olduğunu öne sürdü. Açıklamada, “Irak güçlerinin, bu gerçekliğin ve alanda yaşanan savaşın farkındalığıyla hareket etmesi daha yararlı olacaktır” ifadelerine yer verildi.

ABD’NİN ÜS KURMA NEDENLERİ?

ABD’nin eski Şam Büyükelçisi Robert Ford, 2020’de kaleme aldığı “ABD niçin Erbil’de askeri üs kuruyor?” başlıklı yazıda Amerikan yönetiminin Kürtlerle uzun süreli bir birliktelik hedeflediğine işaret ediyordu.

Amerikan emperyalizminin Ortadoğu’ya yönelik genel projeksiyonunda Irak ve Suriye, bu iki ülkede de Kürtler önemli bir tutuyor. ABD’sinden İsrail’ine, İran’ından Rusya ve Türkiye’sine küresel ve bölgesel aktörlerin hesaplarının birbiriyle çakıştığı bölge bu yaz da bir hayli hareketli geçirecek.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
241AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin