yazılariktibasCenevre Sözleşmeleri’nden Gazze’ye - Bayazıt İlhan

Cenevre Sözleşmeleri’nden Gazze’ye – Bayazıt İlhan

Orjinal yazının kaynağıbirgun.net
diğer yazılar:

Bu kadar kötülüğe “modern dünya” nasıl seyirci kalabiliyor? Soru budur ve ucu her yönüyle kirlenmiş dünya düzenine varmaktadır. Bakalım.

Cenevre Sözleşmeleri’nin kabul edilişinin 75. yıl dönümü bu haftaydı. Silahlı çatışma koşullarında evrensel insani değerler için verilen mücadelenin köşe taşı ve Uluslararası İnsancıl Hukuk’un (International Humanitarian Law) temeli Cenevre Sözleşmeleridir.

Savaş berbat bir şeydir, kandır, göz yaşıdır, hastalıktır, ölümdür. İnsanlık yaşanan pek çok acıdan sonra savaşlardaki zulmü en aza indirip, ızdırabı azaltabilmek için kurallar koymaya çalışmıştır. Bu kurallar çatışmadaki tarafların kendi seçtikleri savaş yöntem ve araçlarını kullanma hakkını sınırlandırır, çatışmanın etkilediği ya da etkileyebileceği kişileri ve varlıkları korur. Savaşlara “insancıl kurallar” koyma çabaları çok eskiye dayanır, bu alandaki modern girişimlerin ilki 1820 yılında İspanya ile Kolombiya arasında “Savaşın Düzenlenmesi Anlaşması” sayılır. Sonrasında Amerikan İç Savaşı’nda ortaya çıkan 1863 Lieber Kuralları ve nihayet yaralı askerleri koruyan ilk çok taraflı anlaşma olarak 1864 Cenevre Sözleşmesi var. Cenevre Sözleşmeleri 1906, 1929 ve 1949’da gözden geçirilip yenilenmiştir.

İNSANLIĞIN ORTAK MİRASI SÖZLEŞMELER

1949 Cenevre Sözleşmeleri ve 1977 tarihli Ek Protokolleri yaklaşık 600 madde içerir. 1949 tarihli dört Cenevre Sözleşmesi var: Kara ve denizdeki silahlı kuvvetlere mensup yaralıların, hastaların ve kazazedelerin durumlarının iyileştirilmesi, savaş esirlerine yönelik muamele ve sivillerin korunması.

Cenevre Sözleşmeleri 2013 itibarı ile tüm dünya ülkelerince imzalanıp onaylandı, evrensel nitelik aldı. Buradaki önemli konu, bir çatışmanın tarafları her zaman sivilleri ve muharipleri doğru biçimde ayırt etmeli, sivil insanlara ve varlıklara zarar vermemelidir. Sağlık personeli ve sağlık tesisleri, vasıtaları ve donanımlarına saldırılmamalıdır. Beyaz bir fon üzerindeki Kızılhaç veya Kızılay amblemi bu tür kişileri ve nesneleri koruyan işaretlerdir ve bu işaretlere saygı gösterilmelidir.

Bu belgelerin geliştirilmesi ve kabul edilmesinde önemli kurum Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin başkanı Mirjana Spoljaric Cenevre Sözleşmelerinin 75. yılı nedeniyle yaptığı açıklamada tüm dünya liderlerini barışa, çatışmaları görüşmelerle çözmeye ve imzaladıkları uluslararası belgelere uymaya çağırdı. Çağırdı da dinleyen kim? Bugün dünyada devam eden 120 silahlı çatışma olduğu bildiriliyor ve ne yazık ki taraflar bu evrensel kurallara uymuyor. Dünya bir yanda bilimsel gelişmelerin göz kamaştırdığı, öte yanda eşitsizliklerin, fakirliğin, doğa katliamının alabildiğine arttığı, evrensel hukukun muktedirler tarafından iplenmediği, zorbalıkların, kötülüklerin hesabını sorabilenin olmadığı bir yer oldu.

GAZZE’DE BİTMEYEN KATLİAMLAR

Konu Cenevre Sözleşmeleri ve Uluslararası İnsancıl Hukuk olunca Filistin’de, Gazze’de dünyanın gözü önünde en ağır katliamlardan ve hak ihlallerinden birinin yaşanmasına özellikle dikkat çekmek gerekir.

Gazze ve Batı Şeria’daki gelişmeleri bildiren uluslararası yetkili kurum olan BM Filistinli Mülteciler Ajansı (UNRWA) tarafından son yayımlanan veriler 7 Ağustos 2024 tarihli. Buna göre 7 Ekim 2023’den beri İsrail’in yürüttüğü askeri operasyonlar nedeniyle 1 milyon 900 bin Filistinli yerinden edildi, 39 bin 677 kişi öldü, 91 bin 645 kişi yaralandı. Ölenlerin 10 bin 600’ü çocuk, 5 bin 900’ü kadın, 2 bin 700’ü yaşlı. On binden fazla kişinin enkaz altında olduğu belirtiliyor. BM yapıları ve çalışanları bile hedefte. UNRWA kamplarına yapılan İsrail saldırılarında 563 kişi öldü, 1790 kişi yaralandı, 205 UNRWA çalışanı öldürüldü.

Sağlık hizmetlerine yönelik saldırılar akıl almaz boyutlarda. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre 7 Ekim 2023-30 Temmuz 2024 arasında Gazze’de sağlık hizmetlerine yönelik 500 saldırı oldu. Bu saldırılarda aralarında hekimlerin de bulunduğu 747 kişi yaşamını yitirdi, 970 kişi yaralandı. Saldırılarda 110 sağlık kurumu ve bölgedeki 36 hastanenin 32’si tahrip oldu, 20 hastane tümden kullanılamaz durumda. 115 ambulans etkilendi, 63 ambulans kullanılamaz hale geldi. DSÖ şu ana kadar Gazze’den 5 bin hastanın tahliye edildiğini, 10 bin hastanın tahliye edilmeyi beklediğini bildiriyor.

Sivil yapılar yerle bir edilmiş durumda. Yapıların yüzde 63’ü ağır ya da orta hasarlı olarak bildiriliyor.

Ne demeli? İsrail Cenevre Sözleşmeleri’nin 75. yılında insanlığın biriktirdiği tüm değerleri ihlal ederek katliam yapıyor. Bu katliamların emrini veren kişi de, en güçlü devlet ABD’nin Kongresi’nde kahraman gibi karşılanıp ayakta alkışlanıyor. İnsanlık için iki yol görünüyor, ya bu liderler ve dünya düzeni ile utancı yaşamaya devam edecek ya da daha yaşanabilir dünya için adımlar atacak. İkincisi için dünyanın dört bir yanındaki mücadeleler ve güzel örnekler geleceğin umudu olmaya devam ediyor.

  • Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Yeniçağ Gazetesinin editöryal politikasını yansıtmayabilir 
- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
299AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin