yaklaşımlarÖzkan YıkıcıMadımak katliamından günümüz siyasal gelişine – Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Madımak katliamından günümüz siyasal gelişine – Özkan Yıkıcı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Bundan tam 28 yıl önce, Sıvas şehri önemli karanlık bir sayfayı gerçekleştiriyordu. Sokaklar şeryat isteyerek, onbinler tekbir getirerek Madımak otelindeki aydın sanatçıları yakmaya girişti. Bu taarihi olay Türkiyede gerçekleşiyordu. Saatlerce sokaklarda onbinler şeryat istiyordu. Devletin yok olduğu ve Sivas belediye başkanının “gaznız mübarek olsun” dediyi günelrdi. Sonuçta, Madımak oteli meşalelerle yakılıp birçok aydının yanarak can verdiği sonucuna ulaşıldı.

Olaydan şan eseri kurtulan, aslında direk onun yakılmak istenen aydını Aziz Nesin, olay sonrası tarihi açıklamayı yapıyordu. Bu bir anlamda, yaşanan sıvasın nasıl yarınların Türkiyesini oluşturacağı uyarısıydı. Oysaa, olayın ertesi günü toplanan TC meclisindeki konuşmalarda ilginçti. DY RF ve ANAP söcüleri, olayı kınarken, ısrarla araya mahsum din inancını da eklemeyi unutmuyorlardı. Bir anlamda, yakılma olayının dehşetini kabullenirken, buna dini mahsum inançla oynanma bahanesini de eklemekten geri durmuyorlardı. SHP vekili Aydın Gürkan biraz da sesini yükselterek “ne diyorsunuz: insanlar cayır cayır yakılırken dahi şeryat istenirken, bunun mahsum gerekçelere koymak nedenli akıl esridir” diye sorguladı.

Olaydan kurtulan aziz nesin ise önemli uyarısını biraz da bulunan gazetecilere de okları çevirerek yaptı. “Sivasta sokakta onbinler şeryat isteyoruz diye bağırdı. Madımağa gelince de elerindeki meşalelerle yakmaya giriştiler. Sivasta devlet yoktu. Aydınlar şeryat talebiyle yakıldı. Uyduruk yalanlarla kitleler sokağa çıkarıldı. Tekbir getirerek saldırtıldı. Ama, sivasta devlet yoktu. Bunun dahi bahanesi arandı. Aydınlığın ışığını yakarak boğmaya uğraştılar. Bu bir mesajdır. Türkiyenin bunun önemini anlaması gerekir. Kaldı ki eleştiri yaptı diye suçlasanız da sokakta tekbr getirerek, şeryaat çağrısıyla bu aydınları yakmamız mı gerekir? Uyarıyorum. Olayı hafife almayın. Bu provaydı. Yarın bu karanlık güçlerin devleti ele geçirdiğinde yapacaklarının işaretidir” gibi önemli tarihi açıklamayı yaptı. Gazetecileri de konuyu anlamamakla veya dikate aalmamakla da eleştirdi….

Madımak olayı sonrası görüldü ki yakılan aydın sanatçılar hukuki gelişimi tam bir fiyasgoydu. Çoğu tutuklanmadı. Olayın bazı liderleri de gözlerinin önünde yaşamaya devam etti. Bu arada Nesinin uyarıları da birer birer gerçekleşti. Türkiyede Tek adam rejimi kurumsallaştı. Laiklik ollayı adeta sildirtildi. Son günlerin önemli noktası ise Sedat Pekerin açıklamalarıyla devletin geldiği yapının aynasını oluşturdu. Şeryat bir yana, artık ümmet, tarikat gibi ifadeler normal kuramlar hhaline geldi. Son Pekerle başlayan listede Sezgin Boran Korkmaz ve Cihan Ekşioğlu gibi sistemin önemli kişilikleri etrafa serildi. Sıvası cidiye almayanlar, şimdi sesizz sedasız sıranın onlara gelmesini bekliyor.

Madımak önemli tarihi bir sayfadır. Gericiliğin güçlendikçe neleri yapacağının tarihsel dönemecidir. Devamında hızla gelişerek günümüz Türkiyesine gelindi. Sokakta şortla gezmenin sorun olduğu, memeleketin her alanının rantlaşıp paylaşılındığı, tarikatların güncel konunun dahi kanıtsanmasını geçtiği dönemden söz ediyoruz. Yakılan aydınların gerçekliği ile gericiliğin ne olduğunun yaşananı şeklinde konu özetlenebilinir.

Günümüz  türkiyesinin belkide tarihi dönemeç tarihi Madımak deneyimi ile gerçekleştirildi. Devaamında yükselen gericiliğin nasıl devletle özdeşleşip Pekerin açıklamalarıyla nasıl bir siyasaal sistem oluştuğu sonucuna geldik. Bu nedenle Madımak oteli derken, günümüz sonucunu da ekleyerek tarihi sürecini iyi kavramamız gerekir.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
216AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin