yaklaşımlarÖzkan YıkıcıAmerika’da neler oluyor? – Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Amerika’da neler oluyor? – Özkan Yıkıcı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Önümüzdeki 3 Kasım günü, sistemin merkez gücü Amerikada, başkanlık seçimi yapılacak. İki adaya bakarsanız, ikisi de şahin. Geneleksel yumuşak ve tutucu ikilemli sermaye adaylık simgeleri, geçen seçimden beri bozuldu. Demokratların, yumuşak imajlı aday hikayesi artık unuturumla dönemine girdi. Oysa, amerikada yaşananlar sonrası, enazından klasik yunmuşatma dengeli politik seçenek ihdiyacı da görülüyordu. Hele de son krizlerle protestoların uçuştuğu sokakların hareketi de yaşanırken. Yine de öz deyişmiyor. ABD Kapitalist sistemin süper gücü. Emperyalist siyasetin resmen merkezinde bulunuyor. Uluslarası ilişkilerdeki etkinliği tartışılmazdır. Son dönemde krizlerin yönetilememesi ve hegemonya gerilemesine rağmen, yine de ABD sorunlarda son sözü söylemeden konular bağlanamıyor..

****

Amerika alışılmamış günlerden geçiyor. İkinci paylaşım savaşıyla hegemonist güç haline geldiği Emperyalist sistemde, oldukça çalkantılı günler geçiriyor. Devlet içi krizlerin dahi örtülemediği günlerden geçiliyor. Yönetememe ve dayanılan kriterlerin kırılmasıyla da ırkçılık sokaklarda öfkeyle patladı. Yine de ABD sistemin siyasetinin temel gücüdür. Çinle rekabeti tırmandırıyor. Hindistan, Japonya ve Avusturalya ile birlikte Çini kuşatma stratejisini geliştirmekle meşkul. İrandan Venezuelaya hala onların rejimlerini yıkmak için her türlü esrumanı kulanıyor. Rusya ile ikili dans yapılıyor: hem anbargolar uyguluyor, hem de diplomatik dans yapıyor. Suriyeye yeni baskı yasaklarını yürürlüğe koydu. İsraile resmen işkal edilip oluşan yerleşim yerlerini ilhak etme ı! Birçok anlaşmadan çekildi…..

Önce yaşanan finans kapital krizini idare edemeyip hala sürüyor. Yetmezmişcesine,sağlıktaki Korona salgını da sistemi yerlebir yaptı. Ençok ölüm olayı Amerikada görüldü. Sağlık sektör yapısı yerlerde dolaşıyor. Daha bunun sarsıntılarıyla ölümlerde liderlikte ara farkla ilerlerken, birden öldürülen Floy ile birlikte ırkçılık karşıtı protestolar ülkede yayıldı. Sorgulamalar oldu. Trump bunu da yönetemedi. Öylesine çelişkiler oldu ki Genelkurmay ile karşı karşıya dahi geldi.Protestolar Amerikayı aşıp dünyada da karşılık buldu. Protesto ile belek uyanışı sonucu, eski ırkçı heykeller dahi yerinden oynatıldı. Kralların “kahraman” heykel anıtları, birden kölelik uygulaycı utançların hedefi oldu. Fakat, yine de sistemin siyasal rahatlığı vardı. Örneğin, Korona salgın felaketi veya ırkçılık öfkesine rağmen Trumpun rakibi Demokratlar, benzer aday çıkarıp Aydını aday yaptılar, Bir anlamda, yaşananlarla politik seçenekler dahi kendi kesitinde buluşmadı……

Korona yıkımı ile cesetlerle, abluka kapanmalarda sıkışmışlık yetmezmiş gibi, eski Ulusal Güvenlik başkanı boltonun kitabının Salı günü yayınlanlanacağı ortaya çıktı. Daha yayınlanmadan, ortaya çıkan içerik, sadece Amerikayı deyil dünyada da yankı buldu. Elbet, Türkiye de bu kitaptan nasibini hemen aldı. Üstelik, bilgiler yayınlanırken, yapılan bir uygulama iyice kitabı konuşturulma önceliğine getirdi. Amerika adalet bakanı yaptığı açıklama ile “Halk bnkın davasına bakan savcının istifa etiğini” söyledi! Ardından, savcı “istifa etmediğini söyledi. Bu gelişme, kitapta çıkan bilgiyle iyice ısındı. Kitaptaki Erdoğanla olan görüşmede Erdoğanın Trumpa “Halk bank davasını” kapatmasını istediği vurgulandı. Trumpun da savcıyı deyiştireceğini söylediği idiya edildi. Ardından istifa alınma çelişkili gelişmesi de gelince, işler belli ki Boltonun kitabıyla iyice tartışma harareti getirecektir.

******

Dedik ya: orası Amerika! Her olayda dünya etkilenir. Çıkan bilgiler heryeri ilgilendirir. Üstelik, seçim öncesinde bulunuyoruz. Korona yıkımı, öfke patlaması,ırkçılığın gerçeklerin karşısında yer alışıyla adeta ABD kaynıyor. Başında da Trump gibi lider var. Ona yeni Faşist kimliğini koyanlar da çok ekolojiden sağlığa aldırtığı ve takındığı tutumlarla dünyayı getirdiği yer malum.Birçok zorla,esnetilerek yapılan anlaşmaları da yırtan süper güç Amerikayı konuşmaya, yazmaya çalışıyoruz. Kıbrıslıların, özellikle çözümcü denilenlerin Amerikadan gelecek mesajla barış bekleme gerçekli güçten konuşma çabasındayız. Son ABD resminde olduğu gibi, alınacak ders, unutulup da hatırlanması gereken gerçekler vardır. Haftalardır kaynayan sokaklara, deyişim taleplerine karşın, yaklaşan seçimlerde bu deyişime yakın güçlü aday da yok. Sağlık felaketine karşın sektörel bakıştan kamusal geçişi de seslendiren kazanma şanslı aday da yok. Böylesi gerçek acıtıcı ikilem de var.

Krizler turunsol görevini yaptı. Ekonomik kriz eşitsizlikleri yaşamla haykırdı. Korona salgınıyla sağlıktaki çürümüşlüğü yıkıma çevirdi. Oluşan davranışla ırkçlık ve kölelikten gelme tarihiyle birlikte sokaklarda öfkeyle patladı. Peki,seçimi kazanma şansı olan mı: ayni politikanın devmındaki iki lider. Kişilik özellikleri veya destekleyen deyişken sermaye kesimli farklılıklarla seçime doğru gidiliyor. İsterseniz şunu da ekleyin: bağımsız yargı tabusu da çıkacak kitap ile adalet bakanının görevden aldığı savcı hikayesinden hareket ediniz. Bağımsız yargı ve müdahil olma erkini yan yana bulacaksınız. Zaten, biraz kendimize baksak, bu resmi şimdilerde burada adını Başbakn koyan kişide de buluruz. Yargıda olup tutuklama kararı vardı. Ansızın, bu karar kaldırıldı. Hani övülen o İngiliz yargısı tarafından gerçekleştirildi. Erdoğanın Trumptan benzer şekilde Halk Bankası için de talep etmesi sürpriz deyildir. Ters giden: Trump ile yargı arasında sorunların olmasıdır. Herhalde birileri çıkıp da bize İngiliz Amerikan yargısını överken, yasalara bağlılık ile bağımsızlık derse,durup düşünsek, yanlış karşılanmaması gerekir. Hayat bize öğretirken yaşananlar böyle.

*****

Yukarda özetlemeye çalıştığım son gelişmeler, dünyayı yöneten Emperyalist sistemin merkezi gücüyle alakalı. Korona felaketi ile ırkçılık öfkesinin sokakta patladığı günlerden geçen Amerikayı anlatıyorum. Doğrusu, ilgili ülkeye gidip bildiklerimle birlikte gözlem yapmak da hep istedim.mMümkün olmadı. Belli olan, Amerika kaynıyor. Devlet yapısında dahi çelişkili tutumları var. Bu kontrolsuzluklarda nelerin yaşanacağını Nikson döneminde CİA pratikleriyle Kıbrısta çok kötü öğrendik. Bakalım, muhalefetin sokakta, adayların sermaye ekseninde olan Amerika, nasıl bir gidişata gidecektir.

*****

Not: bir açıklama yapmam gerekir: serbesleşince, karşılaştığım belirli kesim bana ratyo ve internet Mayıastaaki prokramlarımla alakalı sorular soruyorlar. Net olarkk ifade edecem: bana prokramlar hakında hiç bilgi verilmedi. Devamı veya artık yapılmayacak denmedi. Yapılan ve bazen ağır gelen eleştirileri yine de anlıyorum. Fakat, sorun benden kaynaklanmıyor. Bilgi için ratyo yönetimine sormalarını söyledim. Bunu da yeri gelmişken belirtmek zorunluluğu haline geldi. Tek anladığım, gerçekten duyarlı dinliyicinin olduğu vve salgın döneminde bilgi edinme ihdiyaçlı insanların da varlığı hoşuma gitti. Ama, onları doyuracak net bilgim de yok. Bunu da yazının sonuna eklemek zorunlu oldu.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
236AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin