yaklaşımlarÖzkan YıkıcıAnımsar mısınız? Bilmem! – Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Anımsar mısınız? Bilmem! – Özkan Yıkıcı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Çok değil; şöylesine bir yıl öncesinin bölgemizdeki yaşananlara bakın. Akıl tutulmasından sıyrılıp yalnızca yaşananları süzgeçten geçirin. Bir yıl öncesi Ortadoğu neyi konuşuyor ve stratejik hesaplar yaparken; şimdi nereye geldi! Bunu tek tek ülkelerden bölgesel hesaplara genişleterek mutlaka sorgulama amacı ile düşünmek şart. Denilenler değil olanlara bakın. Kıyas la nelerin değişip nelerin takıldığı ve hatta nelerin onutulup belek silinmesine uğradığını şöylesine süzgeçten geçirin. Yeniden yaşar ama tekrar düzeltme şansı olmayan bir yıl öncesini aklınıza getirin. Yok kaçamak güreşmek isterseniz, kazara yine de “şu enayiyi” vakit geçsin diye okursanız, karşınıza istemeden bir yıl öncesinin kıyasını bulacaksınız. Ha; “bizi ilgilendirmez” derseniz; o zaman Dervişin Talat’ın vesayrenin yalanları ile karada balık gibi yaşamaya devam edin!

Çok değil; bir yıl öncesine döndüm. Şimdi yaşananların çoğu eski resimde bir başkadır. Suriyeye durmadan cihatcılar akıyor; Türkiye ve Sudiler başta olmak üzere ısrar la Amerikadan müdahale beklentileri yükseliyordu. Fransa ise direk açıklama yaparak “ilk işkal neferi olmaya hazırım” duruşunda bekliyordu. Durmadan probaganda ile artık Esatın sene içinde bitireleceği imajı yaratılıyordu. Türkiyeden ciahtcılar silahları ile geçiyor; Sudiler paralar akıtıyor, kendi milislerini Suriyeye sokuyor ve ilginç dini fetvalar yayınlayarak “kadınalrın cinsel kulanımına” onay veriyor; uyduruk haberlere probaganda kimyasal silahlar korkusu da ekleniyor; İsrail keyfi hava bonbalamalar yapıyor; ıraktan giren Suni milislerin hadihesabı yoktu. Ama tüm bunlar bir odak la yoğunlaşıyordu: “Suriyeden Esat gidip, oraya demokrasi gelecvek ti”! Hatta Türkiye Kürtlerin cihatcılar la olan mücadelesine köstek olup,resmen sınıra duvar dahi çekip Kürtlere izole uyguluyordu….

Amerika ise kriz derinleşirken, müdaahle ile Rusya diplomatik ekseni arasına sıkışıp kalıyordu. Giderek artan bir de iran gerçeği vardı! Ama kamuoyu ısrar la Suriyede artık yeni ufkun göründüğünü; ancak kimin lehine olduğunu da bilmeme kuşkusu da vardı. Katar emiri, Sudi kıralı, Mısırda Musri, Türkiyede Erdoğan adeta emperyalist Ortadoğu bölgesel itifak güçleri olarak Suriyede alacakları payların hesabını yapıyorlardı. Erdoğan “hemen vuralım, Davutoğlu ise saldıralım” moduna çoktan girdiler. Batılı medyalar ise Türkiye ve Mısırı ılımlı islamın gelecek Ortadoğu modeli olarak duraksamadan yazıyorlardı.Lübnan pimi ise suikasler le çekiliyor ama tam infilak yapamıyordu. Beklenti; kimyasal silah ile aşılan “kırmızı çizgi” sonucu artık sistemin direk işkal hareketine başlayacağı oluyordu. Fakat işin sonunu gören başta iran ve Rusya ise beklenmedik “hayır” yörüngesinde dirençli çıkıyorlardı. Çünkü herkes bilirdi ki Suriye sorası iran olacaktı. Amerika Obamalaı strateji uzmanları Esatın odenli kolay gideceğine inandı ki Avrasya stratejisi çerçevesinde uzak Pasefik pimini de Çin hudutlarında çekti!Fransa Afrika ortasına doğru yönlendi. Nede olsa Ortadoğuda oluşturulan suni İslam ılımlı itifak işleri yolunda tutuyordu.

Aradan bir yıl geçti. Öyle uzun zaman değil; tam bir yıl! Bazen uzun bazen ise anlamadan bir yıldan söz ediyorum.Tabi şimdiki resme değinmeden ufak bir Kıbrıs eki de yapalım: Şahane irsen dönemi geçiyordu. Kurultay ve kurultay masgaralıkları yaşanıyordu. Hatta delege avı adına partililer işe alınıyor, avantalar dağıtılıyor ve inanılmaz yolsuzluklar havada uçuşuyordu. Yalnız; “insani cemal” Lefkoşada teslim bayrağını sesiz sedasız, batırdığı Amiral gemisini terk eden kaptan gibi ayrıldı.Ama Türkiye ve Kuzey Kıbrısda kimse ekonomik kriz vardır demiyordu!

Aradan bir yıl geçti; Suriye hala yerinde. Brakın Esatın gitmesini;Esat daha önceden masaya dahi istenmezken, şimdi Cenevrede masada. Ama “muhalif” denilenin kim olduğu belirsiz. Muhalif kavgalar ve cihatcı etkinliği, sonunda onları silahlandıran bazı kesimelri dahi korkutmaya başladı. Suriyeye müdahale yerine, artık diplomatik ilişkiler le nefes alma süreci yaşanıyor. Kürtlerin Rohova özerkliği ise şimdilik Suriyedeki en sakin ve demokratik özne olarak yol almaya başladı.Ya kutsal itifak: Türkiyeden başlayacak olursak; Dünün Ortadoğu modeli döviz dalgalanmasından siyasal krize oldukça krizerler le model yerine belirsizleşen sorun haline geldi.Model Türkiyenin Erdoğan liderliği, yolsuzluk ve otoriterlik le ülkede önemli yalnızlaşmaya doğru gidiyor. Başaarılı dış poletika, şimdi çıkılmaz bataklık gibi algılatılıyor!

Katar emiri ise “yumuşak darbe” ile oğlu tarafından Amerikan desteği ile görevden uzaklaştırıldı. Yeni Katar arayışı çıkmazı vardır. Sudiler özelikle Mısır olayı ile aldıkalrı tavır ile ılımlı İslamcıların kırılgan merkezi oldu. Artık Müslüman Kardeşler yanına “Selefiler” de eklendi. Kutsal Türkiye, Sudi, Katar itifakı çatladı. Hatta belirli yerlerde karşıkarşıya rekabet ile geliyorlar. Ama yok olan temel eksen Mısırdaki ılımlı İslam modeli “Musri” başkanlığı oldu. Mısırda darbe, Türkiyedeki krizler ılımlı Müslüman Kardeşler ekseninin Ortadoğuda kırılmasına yol açtı.Ayni kırılma bölgesel ayrım ile kürt didnamiğinde de oluştu. Barzani PKK ayrışması, özelikle Rohova konusunda resmen ateşlendi.Yeni bir güç gibi “Rusya” bölgesel hesaplarda konuşulmaya ve dikate alınmaya başlandı. İzole edilen iran ve Suriye sorası hedef olmaktan, şimdilik ertelenen denkleme doğru kayıldı. İran son dağılma ve tıkanma nedeni ile kazançlı çıkan ülke gibidir. Yalnız onutmayalım; Ortadoğu zemini kaygan ve kayıldıkça nerde duracağın belli değil!

Sudiler ise şaşkın hafiye gibidir. Selefi eksenli şeryatcı İslam eksene kaydıkça bölgesel rekabetin yoğunlaşmasına neden olundu. Tersdüz kararlar birbirini kovalıyor. Bender efendi oynadığı oyunlar sorası birden ortadan kaybolması da dikati çeken gelişmedir. Son gelen bilgilere göre de Sudiler dün verdikleri fetvalara ve gönderdikleri cihatcıları imkar ercesine, karşı cezalandırma kararı alması da ilginçtir!

Tüm olumsuzluklara karşın İsrail ise rahatlamış gibidir. Suriye gibi bir tehdidin, enazından kimyasaların yok edilme süreci nedeni ile komşu tehdidinden kurtuldu. Cihatcı korkusu olsa da belli olan bu tür İslamcıların İsrail karşıtı doğrudürüs eylemleri yoktur! Buda düşündürücü değil mi? Üstelik İsrail oldukça enerji hesabı yapacak koşuları da gayet iyi kulanarak faydacılaştırdı.Yani anlayacağınız; bir yıl öncesinin koşulalrı altüst oldu. İtifaklar kırıldı; hatta karşıt olundu. Hesapda olmayan Rusya ve şer eksenli iran daha önemsenen güç haline geldiler. Amerikan müdahalesi şimdilik olmayacak moduna girdi.Model örnek Türkiye ise alemgalem!

Kıbrıs bunları pek dikate almıyor. Ama ufak bir anımsatma; bir yılın öncesinde heybetli irsen emmi şimdi adı dahi duyulmayan sırra döndü! Dün particilik ile avanta alanların bazıları kıyakcılıktan çıkınca “insanlığı” anımsıyor. İşe alma ve atılma ikielemi bize çok ders verici! Ayrıca; konuşulan yolsuzlukların dosyaları ya boşaltıldı veya onuturuldu. Peki birkaç ayda “çözüm bekleyen” Eroğluna ne ol du! Ayni yalanı söylemeye tekrar ediyor. Bir de saray entrikalarına devam edip gelecek kahve politik koltuk kavgasına yoğunlaştı.

Şimdi anladınız mı bir yıl öncesi ile günümüzü neden kıyas yaptığımı?

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
234AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin