anti-militaristanti-militarist haberBir “savaşı ve hazırlıklarını reddet” çağrısı daha!

Bir “savaşı ve hazırlıklarını reddet” çağrısı daha!

Yeniçağ podcastını dinleyin

Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi, bugün (27 Şubat, Pazartesi) ASAL Şube önünde, savaş hazırlıklarını yani seferberliğe katılmayı reddeden Haluk Selam Tufanlı’ya para cezası verilmesini protesto etmek, ‘kaçak değil vicdani retçiyim’ diyen Halukla dayanışma ortaya koymak, Türkiye’deki tutuklu ve haklarında soruşturmalar süren vicdani retçiler ve anti-militaristlere dayanışma mesajlarını iletmek için saat 12’de Lefkoşa’daki ASAL Şube önünde basın açıklaması yaptı.

Basın toplantısında Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi Aktivisti Nevzat Hami bir açıklama yaptı. İnisiyatifin açıklaması sonrası ise Haluk Selam Tufanlı da açıklama yaparak kaçak değil vicdani retçi olduğunu bu nedenle suç işlediğini kabül etmediğini, bu nedenle ceza ödemeyeceğini vurguladı.

 

Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi

Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi’nin basın toplantısındaki açıklaması şöyle:

Yeniden vurguluyoruz Kıbrıs, savaşın acılarını çok yaşadı… Bundan sonra, bu coğrafyada ve dünyada daha fazla savaşlar olmasın diye sesimizi yeniden yükseltiyoruz, savaşın insan kaynaklarını kurutmak için vicdani ret hakkımızı kullanmakta kararlı olduğumuzu vurguluyoruz, bu nedenle ısrarla savaşı ve hazırlıklarını reddediyoruz…

Savaş hazırlıklarını reddediyoruz derken herşeyi ile reddettiğimizi açıklıyoruz yani zorunlu askerlik yanında seferberlik adı altında her yıl yeniden ve yeniden bir gün, bir saat, bir dakika da olsa askeri kamplara toplanıp, savaş hazırlığı yapılmasını da reddetiyoruz, çünkü Kıbrıs’ta ve dünyada yapılacak bir savaşta taraf olmayacağımızı açıkladık, savaş hazırlıklarına katılmak da bu nedenle anlamsızlaşmaktadır…

Bu düşüncelerle Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi olarak, bugün ASAL Şube önünde, savaş hazırlıklarına yani seferberliğe katılmayı reddeden Haluk Selam Tufanlı’ya ceza verilmesini protesto ediyor, ‘kaçak değil vicdani retçiyim’ diyen Halukla dayanışmamızı ortaya koyuyoruz…

Bugün burada yalnız biz soruşturmaya uğramıyoruz. Mısır’dan Maikel Nabil Sanad ve Türkiye’den Enver Aydemir, İnan Süver, Muhammed Serdar Delice şimdi özgürler ama AİHM’in de son kararlarında vurguladığı gibi düşünceye özgürlük haklarını yani vicdani ret hakkını kullandıkları için aylarca gözaltında tutuldular… Muhammed Serdar Delice özgürlüğüne kavuştuğu gün vicdani retçi Halil Savda Doğubeyazıt’ta yeniden gözaltına alındı, şimdi tutukludur… Halil için koşulsuz hemen şimdi özgürlük talep ediyoruz!

Türkiye’de onlarca anti-militarist, vicdani retçi hakkında askerden soğutma iddiasıyla soruşturmalar sürmektedir. Onlar gibi “hayır, her Türk asker doğmaz; evet, herkes bebek doğar” diyerek onların mücadelesini sahipleniyoruz, sloganlarını sloganlarımız olarak benimsediğimizin altını çiziyoruz…

Kıbrıs’ta ve dünyada vicdani ret hakkının hemen şimdi uluslararası hukuk tarafından kabul edilen insan hak ve özgürlükleri temelinde adil, eşit, ayrım yapılmaksızın tüm dünya yurttaşlarına uygulanmasını talep ediyoruz.

 

Haluk Selam Tufanlı

Haluk Selam Tufanlı’nın açıklaması şöyle:

2 Kasım 2011 tarihinde yaşamakta olduğum ülkede barışı sağlayacağını iddia eden Silahlı Kuvvetler tarafından, savaş hazırlığına katılmam için seferberliğe çağırılmıştım. Bunun üzerine 8 Aralık 2011 tarihinde gönüllü olarak, bilerek ve isteyerek bu çağrıya kulak vermeyeceğimi, savaş hazırlıklarına katılmayacağımı belirterek Vicdani reddimi açıklamıştım, bunu da tüm kamuoyuna siz basın mensupları aracılığı ile duyurmuştum…

Geçtiğimiz hafta seferberlik çağrısına uymadığım için bana polis aracılığıyla para cezası tebliğ edildi. Bugün burada sanki suç işlemişim gibi bana gönderilen para cezasını ödemeyeceğimi ve mücadeleme hukuksal olarak devam edeceğimi belirtmek isterim.

2009 – 2010 yıllarında anti-militarist ve savaş karşıtı birisi olmama rağmen, vatan hizmeti adı altında askerlik yapmak zorunda bırakılmış ve bu süre zarfında bana aşılanmak istenen ırkçı, milliyetçi ve ataerkil baskılara maruz kalmak yanında üst rütbeli bazı subay ve astsubayların gerek kendi görevlerini gerekse kendi kişisel işlerini yapmak zorunda bırakılmıştır. Askerlik zarfında aslında vatan hizmetine dair pek de bir şey yapmadığımı fark ettim.

Tekrardan belirtmek isterim ki, bütün bu gördüklerim ve yaşadıklarımdan sonra hiçbir ordu kuruluşu ve militarist yapı içerisinde zorla da olsa bulunmayacağım, bunun bir suç olduğunu kabul etmediğimden de para cezası ödemeyeceğim.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
300AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin