yaklaşımlarÖzkan YıkıcıŞİLİ YENİDEN TARİH Mİ YAZIYOR? - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

ŞİLİ YENİDEN TARİH Mİ YAZIYOR? – Özkan Yıkıcı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Şili Latin Amerikanın fazla gelişmiş olmayan ülkesi konumundadır. Öyle önemli sarsıcı olay olmadıkça pek adı duyulmaz. Bulunduğu konuma göre ise yazdığı tarih oldukça genel ses getiren olgulara sahiptir. Alyendeli Barışçıl yoldan Sosyalizim deneyimi, Amerikan direkt müdahaleli askeri darbesi ve uygulatılan ilk Neoliberalist yapılanış sonucu ülke tarihi hep önemli dönemlerin deneyimlerin merkezine oturdu. Bundan dolayı Şili adı mutlaka ilgili olgular bilinmek istenince örnek olarak karşımıza çıkar. Diyer yandan Alyendesi, Miktor Jarası, Pavluda Nerudasıyla önemli isimlerle siyaseti şarkıyı ve şiiri de bu ülkede bulmak mümkündür. Tam tersi de Pinoşet gibi tarihsel en kanlı lider, neoliebralist uygulatıcı Amrikan eksenli simgeler Şili yakın tarihinde yer aldı. Bunların harmanlanmasıyla ulaşılan genel sistemle Emperyalist siyasetin en çirkin gerçeğini Şili insan katletmelerde, madenlerde bulmak kolay olmaktadır. Tüm bunlardan sonra Şili artık gündemsiz olması mümkün deyildir.

Son günlerde daha doğrusu aylarda Şili yeni tarih yazma yolundadır. Nisan ayından beri öğrenciler, öğretim görevlileri, veliler ve yeri geldikçe sendikacılar kamyoncular da katılarak yeni sosyal siyasal dalga yükselmektedir. Her hafta yeni protestolarla sistem sorgulanıyor ve değişim talepleri daha yüksek sesle çıkıyor. Son gelinen nokta ise Neoliberalist kurumsal yapılanıştan Anayasasına varan değişim istenci sokaklarda haykırılmaktadır. Neoliberalist en iyi kurumsal yapıyı kuran sermaye kesimleri şimdi kanla baskıyla ve onbinlerce insan kayıplarıyla yükseldikleri binanın sarsıldığını görüyorlar.

Nisan ayında Şili yeni dalganın haberini yayıyordu. Öğrenciler ve öğretmenleri protestolarla eğitimde fırsat eşitliğinden harçlara varan taleplerini ortaya koyuyordu. Öğrenci velileri de olaya hemen katıldılar. Kamusal eğtim istenci, daha kaliteli değerin yerleşmesi ve herkese ayni koşullarda verilmesi önerileri giderek sokaklara taşıyordu. Şili yukarda dediğim gibi en iyi Neoliberalist sistemi kurumsallaştırdı. Eğitimde de bu oldu. Özelleştirme ve ayrıcalıklı özel koşularla paraya göre eğtim ve parası olanın okuyacağı anlayış sorgulanıyordu. Bunlar bir anda ters düz oldu.

Aslında Şili olayları bize şunu net olarak haykırdı. Övülen Neoliberalist anlayışın veya Serbest piyasa modelinin insana önem vermediği ve her olguyu parayla ölçen değerler sistemi oluşturduğunu anlatıyor. Şilide öğrencielr bu tepkiyi korken, kamusal eğtim ve kaliteli olması noktasından hareket ediyordu. Öğretmeni velisi hepsi bu istence katılıyordu. Bireysel fırsatcı ve para gücüne değil, herkese fırsat değerli ortak insani eğtimi savunuyorlardı. Öneriler bu eksende gelişti. Kamusal taşımacılıktan okulların bedava olmasına dek öneriler net oluyordu. Net olan başka olgu da Lisesinden ünüversitesine her kesim katılıyordu. Olay geliştikce ve direnç devam ettikçe yan destekler artı. Madenciler direk destek verirken kendi taleplerini de sürece katıyordu. Sendikalar zaman zaman genel grevlerle konuya duyarlı duruyorlardı. Kamyonculardan diğer sınıfsal sosyal kesimler gösterilere katılarak ve yeri geldikçe kendi taleplerini de katarak konu sosyal muhalefet çizgisine ulaşıyor. Olay aylara yayıldıkça katılan kesimler kendi sesleriyle genele doğru ulaştılar.

Son günlerde Şili öğrenci hareketi ve Eğtimde fırsat eşitliği, özelden kamuya geçiş talebi artık sosyal çizgiye ulaştı. Hükümet başta Polis şidettini uyguladı. Hatta ölen de oldu. Ama devam eden direniş sonucu konuyla ilgili emniyet başkanı görevden alınıp silahı kulanan polisler yargıya yollandı. Çaresiz kaldıkça taviz vermeler ise olayın gerisinde kalındı. Öyle oldu ki sokak talebi artık sistemi değiştirme ve yeni anayasa yapma olurken, diğer tarafta devlet başkanı Eğtim için yeni kaynak ve bazı düzeltmeler öneriyordu. Bu görüntü dahi oluşan farklı uçurumunun aynası oluyordu. Gerçek olan artık Şilinin şimdiki Şili olmayacağıdır. Genel değişim veya bazı ayarlarla artık daha kamuya önem veren Şili olacağı belli.

Son günlerde Şilide olaylar devam ediyor. Artık sadece hükümet değil Neoliberalist yapı sorgulanıyor. Herkes değişim talebinde oluyor. Oluşturulan ve Uluslararası sermaye hakimiyetinin aynen devamı mümkün değildir. Ama direnç bir olayla değil aylarca büyüyen dalga sonucu bu aşamaya gelindi. Herkese verdiği yeniden kafaları beyinleri şoktan kurtarırcasına gerçek; Neoliberlist ve piyasa özelleştirme modelinin nasıl sermayeye karlar katarken insanlar arası yarattığı yıkımların direk kendisi oluyor. En azından Şilinin fazla haber yapılmamasının nedeni budur. Çünkü Şili öne çıkarıldıkça ve ordaki patlama anlatır halde olunursa, her yerde dayatılan paketlerin kemer sıkmaların ve özeleştirme kurtuluş reçetelerinin acı sonuçlarına tanık olacaklardır.

Kısaca; Şili kaynıyor. Sokaklarda gösteriler ve boykotlar grevler dalga dalga devam ediyor. Yeni Şili tarihi yazılıyor. Bunun çizgisi ordaki dirençli kesimlerin de dinamikleriyle oluşacaktır. Tek gerçek vardır: Şili altın neoliberalist anlayış sallanıyor. Öyle sallanıyor ki direkt sistem yetiştiricisi olan eğtim alanından patlıyor. Bakalım tarih neyi yazacak.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
216AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin