yaklaşımlarRasıh KeskinerDEĞİRMENİN SUYU NEREDEN VE YALAKALIK – Rasıh Keskiner
yazarın tüm yazıları:

DEĞİRMENİN SUYU NEREDEN VE YALAKALIK – Rasıh Keskiner

Yeniçağ podcastını dinleyin

TC başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrısın kuzeyine gerçekleştirdiği ziyaret sırasında enteresan olaylar yaşandı,

Bu enteresan olaylardan göze batan en önemlisi, gelen heyete gösterilen yalakalık, yapılan yağcılık,

Bir diğer önemli enteresan husus da heyetin geçeceği güzergahta yapılan temizlik,

Ve aslında bir de üçüncü olay, düzenlenen devlet törenleri ile alkışçıların toparlanıp patırtı gürültü çıkarması,

TC’nin şu andaki acenta durumunda olan yerel temsilcileri, öyle görülüyor ki AKP yetkililerince çok hırpalanmışlar geçmişteki mitinglerde yaşananlardan,

Nitekim hatırlanacağı gibi, Erdoğan kendisine karşı açılan pankartlara ses çıkarmayan hükümeti ve Eroğlu’nu suçlamıştı,

Bütün bu fırçalamalara çok bozulan hükümet Erdoğan’ın bu ziyaretini fırsat bilerek, kendilerini affettirmek için kolları sıvadılar,

Kıbrısta AKP yetkililerine ve bilhassa Erdoğan’a gösterilen tepkinin kendilerine göre sadece marjinaller tarafından olduğunu ispatlamak için kılıktan kılığa girdiler,

Tabii bu yağcılık ve yalakalık operasyonuna girişirken TC Yönetimi, buradaki TC elçliğinin de desteğini aldılar.

İşte bu operasyon için önce TC heyetinin geçeceği yollar ve güzergahın temizlenmesi ile işe başladılar,

Ana yollardaki bordürler boyandı,

Yol ortasındaki elektrik direklerine bayraklar asıldı,

Şehir içindeki bilbordlar Erdoğanın resimleri ve sloganları ile dolduruldu,

Peki, memleketin hemen hemen her yanını pislik götürürken, bazılarına şirin görünmek için  sadece TC heyetinin geçeceği güzergaha yapılan bu temizlik işinin faturası ne kadardır ve kim veya hangi kurum tarafından karşılanmıştır,

Yani bu hovardalığın faturasını kim ödedi?

Ve dahası bu güzergahta seyreden Erdoğan ve TC heyeti memleketin her tarafının çöplük halinde olduğunu bilmiyor muydu?

Elbette biliyorlardı ama kendilerine yalakalık yapılması hoşlarına gidiyordu, çünkü onlar da bu organizasyonun içindeydiler,

Yalakalığın üst seviyeye ulaşması için alkışçılara da gerek vardı,

İstendiği zaman hazır kuvvet alkışçılar çoktan hazırdı,

Uçak alanına taşındılar,

Miting havası içerisinde otobüs hazırladılar,

UBP marşları ile gelen heyeti karşıladılar,

Kırmızı halı üzerinde Erdoğan’ın elini sıkmak, ona sırıtarak hoşgeldin demek için 100 metrelik kuyruk oluşturdular,

Acenteden hiç kimsenin eksik olmamasına özen gösterdiler,

Evet kalabalıklar toplandı, halılar serildi, bayraklar asılsı, sallandı, UBP ve AKP marşları çalındı, KKTC miting otobüsü hazırlandı,

İyi güzel de bu tantananın faturası kim veya hangi kurum tarafından karşılandı,

Yalakaların AKP heyetine ve bilhassa Erdoğan’a ispat etmeleri gereken birşey daha vardı:

Kıbrısta TC Yönetimlerine karşı olanlar kendilerine göre bir avuçtur ve bunlara karşı gereken yapılmalıydı,

Güzergah boyunda Erdoğan’ın  kendisine karşı eylem düzenleyenleri görmemesi için gereken yapılmalıydı,

Önce sendika binalarına asılan ‘ Bir verip beş alıyorsun, utanmadan besleme diyorsun’ pankartın kaldırılması için polis seferber oldu.

Polisin bu şekilde müdahalesi,bir bakıma olayın daha da duyulmasını, görülmesini sağladı,

Hamitköy kavşağında Erdoğan’ın geçerken eylem yapanları görmemesi için otobüsler kondu önlerine,

Zor kullanarak eylem yapanlar uzak tutulmaya çalışıldı,

Ee yani şimdi Erdoğan ve heyeti bu olanı görmedi mi? Gördü tabii, ama o da günler önce ‘ beni üç-beş marjinalin yaptıkları Kıbrısa gitmekten etkilemez’ demedi mi?

Dedi demesine ama diğer taraftan da büyük olasılıkla‘bunları susturun’ mesajını da iletmiştir,

İşte bizim yağcılar, ‘vurun’ talimatına ‘öldürün’ ile cevap vererek görevlerini yapıyorlardı,

Bu çerçevede polis güçleri, sadece demokratik gösteri haklarını kullanan insanlara saldırdı,

Karşısındakilere sanki düşmanmış gibi acımasızca saldırdılar, jopladılar, yumrukladılar, yerlerde süründürdüler,

Eylem yapan kadınlara saldırdılar,

Ve bütün bu zorbalıklar sonrası başacenta çıkıp polisin yaptıklarını övüyor,

Bütün bunlar niye yapıldı dersiniz,

Erdoğan ve heyetine şirin görünmek için,

Yalakalık yapmak, yağ çekmek için,

Ve daha önce Erdoğanın kendilerine ‘ nasıl yönetimsiniz, tedbir almıyorsunuz’ şeklindeki fırçalamalarına  yanıt vermek için,

Erdoğan ve heyetine yalakalık için yola çıkanlar sonunda faşizan baskı, saldırı, dayak ve zorbalıklarını da yaşattılar.

Bundan önce de çoğu 20 Temuzlarda TC başbakanları geldi geçti buralardan,

Hiç bu denli Devlet seferber olmadı yağcılık ve yalakalık için,

Bu kez bu işi, hem TC yetkilileri hem buradaki acenteleri birlikte organize ettiler,

Hem dünyaya hem de buradaki muhalefete meydan okumak için bunu yaptılar,

Yaptılar yapmasına da, bu tantananın faturası kaça mal oldu ve kim veya kimler tarafından karşılandı?

Açıklasınlar da bilelim. Açıklamazlarsa da bütçe açık veriyor vs gibi emekçilerin haklarına saldırmasınlar.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
295AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin