yaklaşımlarÖzkan YıkıcıDarbelerle Ermenistan muhtırasına – Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Darbelerle Ermenistan muhtırasına – Özkan Yıkıcı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Hafta ortasında, gelişmeelriyle yenniden Ermenistan dünya gündemine geldi. Pasinyanın bazı generaleri görevden almak istemesi, ordunun istifa için Başbakan Pasinyana muhtura vermesi, Başbakanın görevden almak istediği askeri kesime cumhurbaşkanının onaylamaması, Pasinyanın yandaşlarını sokağa çağırması, çağrıya yandaşlar yanında Pasinyana karşı olup darbeye de karşı olanların çıkma ikilemleri, hepsinin toplamında Ermenistan dünya gündemine geldi. Uluslararası konumları ve bölgesel hegemonya mücadeleleri sonucu da dünyadan birçok açıklamanın da gelmesi gayet normal şekilde gerçekleşti. Şimdilik, Ermenistan gelişmeleri bir noktada durmuş gibi oluyor….

Ermenistandaki gelişmelerin bazı yönlerine deyinmeden önce, darbeler konusunda galiba birkaç söz etmek, zorunlu hale geldi. Günümüzde olmaz denilen uygulamalardan birisi Askeri darbelerdir. Berabberinde geliştirilen sivil darbeler ise pek sorgulanmıyor. Oysa, günümüz hem askeri hem de sivil darbe örnekleri giderek artmaktadır. Bir başka gerçek de iki yüzlülük olmaktadır. Genelde darbeye karşıyız söylemleri sık sık tekrarlanmaya başlandı. Fakat, yine son dönemlerde, bu iki yüzlülük de giderek yayıldı. Örneğin, Paraguaydaki veya Brezilyadaki sivil darbeler brakın eleştirilmeye, adı dahi batı eksenli medyada konulmadı. Oysa, son Brezilyadaki göstere göstere olan, uydurma gerekçeyle Rusev görevinden alınıyor, Lula uyduruk gerekçelerle hapse konulup seçim Bilsanaroya hediye ediliyor. Sonradan çıkan bilgilerle, Lula konusunda CİA dahi rol alıp sol adayın kazanmasına yargı yoluyla engel olundu. Bunu kınayan pek olmadı. Birbaşka gözle, miyanmardaki askeri darbe gündem oldu. B.M. dahi kınadı. Oysa Hayitide de askeri darbe yapıldı. Bu kınanma yerine ya görmezden gelindi veya desteklendi. Bolivya örneği de seçimi kazanmasına rağmen, Morales devrildi. Batı bunu yine kabulendi. Ayni batı, Venezuela için askeri darbe çağırış yaptığı da malum.

Kısaca, günümüz yeniden eskisi gibi sık sık olmasa da askeri darbeler yaşamaktadır. Sivil darbe olayı ise daha gizlenerek net siyasal seçenek haline getirildi. Sivil darbelere karşı olma tutumu hala çok zayıf. Sanırımn, dileyen en yakınımızdaki Türkiye deneyimini incelemeye yönele bilinir. Tabi bilimselik ve gerçeklik sorgusundaysa!******

Girişte de belirtiğim gibi, hafta ortasında Ermenistanda ordu muhtura vererek yeniden siyasal hareketlenme başlandı. Konu Ermenistan olunca akla çok soru gelir. Elbet, küçük ülkenin büyük ağır siyasal yük konusu da yanına konulur. Ermenistanın yenilerek ikinci Karabağ savaşından çıkmaası, bölgesel hegemonya mücadelesinin gidrek derinleşmesi, yenilgideki başbakan gerçekliği ile hala istifa edememesi, karışık ilişkilerle bilgisizliklerin politik duygusal savunmaya eklenmesi, olayın çok yönlü patlamaya hazır hale gelmesini zorluyor.

Başbakanın yenilgi nedeniyle istifası istenirken, muhalefetin seçenek olamama nedeniyle Pasinyanın hala başbkanlıkta kalıyor olması dahi olayın yetersizliklerinin işaretidir. Ermenistan kuşatılıp dışa açılmada zorlanan devletdir. Dış diyaspora ile Rusya ikileminde savrulmaktadır. Pasinyanın iktidara Kadife devrim gibi batılı finansman siyasal kurallı oluşu da bölgesel denklemde kayış demekti. Aslında yenilgi sonrası erken seçim seslendirildi. Muhalefetin yeterli dinamikte olmaması, etnik milliyetçilik çizgisinde oluşu, zorlamada önemli güç olamadı. Pasinyan ise konuyu yumuşatıp iktidarı korumaaya yönelindi. Yenilgi üzerinden zaman geçmesi lehineydi.

Bilgisizlik de eklenince, işler orduya dek geldi. İskender füzeleri konusunda söyledikleri ve onların çoğu yalan oluşu, ordunun da itibarına darbe vurup kendini kurtarma hamlesi, orduyla karşı karşıya gelmesini de getirdi. İskender füzelelrinin kulanılmaması olayındaki eleştiri, aslında genelde olayın başlangıcındaki Ermenistnan devletinin olayı iyi okuyamadığının da itirafıdır. Daha Rusyanın aradaki teklifi ile Şuşanın Karabağ içinde kalma seçeneğinin ret edilmesi tartışılmıyor!

Kafkaslar krizinde Rusyanın yeniden hegemonya olma ile Amerikanın ve ingilterenin Türkiyeyi de kulanıp girmek isteme ikilemleri de son Ermenistan muhtura aşamasına gelinmesinde rol alındığı da kesindir. Pasinyanın batıya açılma hedefine eğer Türkiye biraz karşılık vermseydi, işler bu aşamda olmayacaktı. Pasinyan bazı açılımlarla Rusyadan uzaklaşmak istedi. Beklediği Fransa, Amerika desteğini somutda iyi şekilde alamadı. Çaresizce Rusyaya yaklaştı. Rusya da Pasinyana ders verip batının onu nasıl yarıyolda braktığını acı yenilgiyle gösterdi. Yine Pasinyanın ayakta kalması Rusya sayesinde şimdi oldu. Rusya Güney Kafkaslaara yerleşirken, batı yeni sivil darbeler ve Türkiye İsrail “evet İsrail de” Kafkaslara girmeye çalışıyor. İsrailin Azarbaycan üstü ve verdiği son teknolojili askeri destek bunun savaşla birlikte önemli gerçeğidir.

Ermenistanda ordu muhtura verdi. Dondurulmuş gibi olan denklem, yeniden bozulmaya hazırdır. Pasinyan erken seçime nedenli geç gidilirse, muhaliflerinin de cılız gücünün daha da zayıflayacağına inanıyor. Belli olan, muhtura karşısında sokağa çıkıp kendini korudu. Karşı olanlar dahi darbe adımına pasinyan ynanında bulundular. Orduyu desteklemede tereddütler oldu. Sokağı tahmininin ötesinde Pasinyan iyi kulandı. Bu eşitdir geçiştirildi demek için hala erken, Yenilen, dağılan ve çaresizlik içinde bedeli ödenmeyen yenilgi duygularla karmakarışık Ermenistan koşulları bulunuyor. Elbet rusyanın tutumu önemli etki yapacak. Şimdilik Rusya kontrol etmekle ve biraz da seyrederek gelişmeleri dikkatli izliyor. Olayı kınayanlar için tek cümle kulnnacam: “aynaya baksınlar”!*******

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
236AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin