YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı, Akdeniz’deki son gelişmeleri değerlendirdi, “barış için mücadele zamanı” dedi. Açıklama şöyle:

Doğu Akdeniz’de bir süredir gerginlik sürekli olarak artmaktadır. Savaş gemileri silahlı şekilde hem seyir halinde, hem de tatbikatlar yapmaktadırlar, bu bizleri derinden kaygılandırmaktadır, çünkü bunların tümü savaş hazırlığıdır.

Mavi vatan isim ile birlikte yeni bir propaganda sürecine giren Türkiye, Akdeniz’de kendince birçok yeni oldu bittiler peşindedir. Propaganda unsurunun önemli ayağını da manipülasyonlar oluşturmaktadır. Türkiye’de özgür basının sesinin ciddi şekilde kısıldığı koşullarda, kamuoyunun doğru bilgiye ulaşması da ciddi şekilde sorunlu hale gelmiştir. Türkiye’deki yandaş medyadan haber aktaran kuzeydeki basının da yansıttığı haberlerle Kıbrıslı Türklerin genel durumu anlaması imkansızlaşmaktadır.

Uluslararası deniz hukuku antlaşmasını imzalamayan, sorunların uluslararası tahkimde çözülmesini kabül etmeyen Türkiye, kabadayılık ile, zor kullanarak çözebileceğine ve buna hakkı olduğuna inanıp, bu yönde adımlar atıyor… Libya daha önce hemen hemen tüm komşu ülkeleri ile deniz sınırlandırma antlaşmalarını uluslararası tahkimde çözdü. 1985 Malta-Libya Davasında, ilk kez bağımsız bir ada devletinin deniz alanları Uluslararası Adalet Divanı tarafından sınırlandırılmıştı. Diktatör denilen Kaddafi uluslararası tahkim kararlarını kabül etmiş ve deniz alanlarını buna göre sınırlandırmıştı. Kendine demokratik diyen Türkiye Cumhuriyeti ise Libya’daki tartışmalı hükümet ile antlaşmayı tüm komşu ülkelerine dayatmaya çalışmaktadır. Libya’daki sözde demokratik(!) hükümet ise “diktatör” Kaddafi’nin kabül ettiği uluslararası tahkim yolu ile sorunların çözülmesi yolunu terk edip, zora dayanan Türkiye’nin metodunu kabül etmiş gözükmektedir!

Bu gerginlik en son zaten askeri bir havaalanı olarak yapılan sonra Asil Nadir’e peşkeş çekilen Lefkoniko (Geçitkale) havaalanın askeri amaçlarla yeniden faaliyete geçirilmesi ile yeni bir boyuta geldi. Bu da bir savaş hazırlığıdır. Adaya gönderilen silahları “şimdilik” sökülmüş SİHA yani Silahlı İnsansız Hava Araçları bu hazırlıklarda önemli bir yer tutmaktadır. Savaş burnumuzun dibine kadar gelmiştir.

Daha önce yanlışlıkla kuzeye düştüğü söylenen roketin de etki alanını düşünürsek, hala hazırda süren bir başka savaşa da ne kadar yakın olduğumuzu hatırlayabiliriz.

Zaten hale hazırda Kantara’daki askeri gözetleme noktasından çok haberi olmayan Kıbrıslıların, olası savaşta nerelerin hedef olacağının da farkında olmaması rahatlığı ile savaşın kendilerini etkilemeyeceğini düşünebilir ama Acapulco yakınındaki cephaneliğin patlaması ile tehlikeye ne kadar yakın olduğumuzun bilincinde olmamız gerekir…

Savaş hazırlığını alkışlayanlar, “ama” ile başlayan cümleler ile savaşı destekleyenler bilsin ki, savaşta herkes kaybeder…

YKP, savaş hazırlıklarına hayır, barış için mücadele zamanıdır diyerek, herkese barış için mücadeleye davet eder…