kıbrıs haberKıbrıslı Rum Basın ÖzetleriKIBRISLI RUM BASIN ÖZETLERİ 4/10/2011
yazarın tüm yazıları:

KIBRISLI RUM BASIN ÖZETLERİ 4/10/2011

Yeniçağ podcastını dinleyin

FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana haberi Mari’deki patlama ile ilgili olarak Polis Polivuyu’nun dün açıklanan raporu. Gazeteye göre, Mari’deki patlama ile ilgili Polis Polivuyu’nun dün açıklanan raporu siyasi sistemde karışıklık yaratacak bir içeriğe sahip. Rapor öncelikli olarak bu olayı idarede Cumhurbaşkanı Hristofyas’a kurumsal, siyasi ve kişisel sorumluluk yüklüyor. Bu gelişme sonrası da muhalefet partileri Cumhurbaşkanı’nın istifası talebini ileri sürdüler. Cumhurbaşkanı ise dün Limasol’daki bir açılış töreninde yaptığı konuşmasında bu olasılığı reddetti. AKEL ise Poliviyu’nun raporun içeriğine ilişkin şüphe yaratacak yaklaşım ortaya koydu. Bu koşullarda siyasi yaşam bugün yeni bir evreye giriyor. Bu dönemi derin bir kriz ve uzun sürecek bir zıtlaşma karakterize edecek. Bu arada Cumhurbaşkanı Hristofyas dün akşam geç saatlerde Bakanlar Kurulu’nu evinde toplantıya çağırdı. Hükümet Sözcüsü’ne göre Bakanlar Kurulu üyeleri Cumhurbaşkanı’nın Limasol’da yaptığı konuşmasında ifade ettiği görüşlere destek ifade ettiler. Hükümet Sözcüsü’ne göre polisin de konuyla ilgili olarak yapmakta olduğu araştırmanın sonuçlarına bağlı olarak Bakanlar Kurulu Poliviyu’nun raporunu ele almaya devam edecek.

 

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

– Polis Poliviyu Mari’deki patlama ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas’ı kurumsal ve kişisel olarak suçlarken bu patlamayla ilgili sorunla zamanında, elle tutulur ve sonuç alıcı bir biçimde ilgilenmede başarısız olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı’nın bu yükün tehlikesini daha baştan bildiği ve güvenlikli bir biçimde elde tutulması ya da yok edilmesi veya Kıbrıs dışına nakli konusunda ilgi göstermesi gerektiği üzerinde durdu. Konuya ilişkin tepkilerinin zayıf ve sonuç alıcı olmadığına dikkat çeken Poliviyu’ya göre bu da Cumhurbaşkanı’nın ihmalkâr davrandığını gösteriyor. Polis Polivuyu Cumhurbaşkanı’nın ciddi araştırma olmaksızın konuyu basite indirgeyen yaklaşımlarının sadece kendisini yanlış yönlere yöneltmekle kalmayıp, ülkenin ve vatandaşların güvenliği açısından en üst görevini dikkate almadığını belirtti. Cumhurbaşkanı’nın Suriye Devlet Başkanı Assad’a verdiği güvencelerin hem kendisini, hem de Kıbrıs Cumhuriyeti’ni çıkmaza soktuğunu ve bu politika ile konunun ele alınışında Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hareket serbestliğinin büyük oranda sınırlandığını ileri sürdü. Konunun ele alınışında ileri sürülen siyasi nedenler ifadesinin Cumhurbaşkanı’nın Assad ile görüşmesinde ifade edilen temel politikadan kaynaklandığını ifade eden Poliviyu bu arada Cumhurbaşkanı’nın Bakanlar Kurulu üyelerini konuyla ilgili olarak bilgilendirmediğini ve böylece Anayasa’nın öngördüğü şekilde gerekli kararların alınmadığını ifade etti. Siyasilerin ve yetkililerin koordinesi amacıyla Cumhurbaşkanlığı’nda gerekli mekanizmaların varlığı ve tatmin edici bir biçimde işlemelerinin sağlanması konusunda da Cumhurbaşkanı’nı eleştirdi. Yükün Mari’ye yerleştirilmesi konusunda kararın Cumhurbaşkanı tarafından alındığını ya da en azından bu kararın Cumhurbaşkanı tarafından onaylandığını da ileri sürerek, Cumhurbaşkanı’nın kalıcı bir çözümü süresi belirsiz bir pozisyona getirdiği değerlendirmesinde bulundu. Tüm bu süreci Cumhurbaşkanı’nın tavrının belirlediği görüşünde olduğunu ifade eden Poliviyu, bu koşullarda olayla ilgili olarak Cumhurbaşkanı’nın sorumluluğunun direkt, somut ve şüphe kaldırmaz durumda olduğu ve olayın temel sorumlusunun Cumhurbaşkanı olduğu sonucuna vardığını belirtti.

 

POLİTİS gazetesinin de bugünkü ana haberi “Poliviyu’nun araştırma sonuçlarını çöpe attılar” başlığı altında. Gazeteye göre Cumhurbaşkanı ve hükümet ikinci bir kez dahi düşünmeden kendilerinin atadığı Polis Polivuyu’nun araştırma raporunu çöpe attılar. Aylardan beri herkese bu raporun sonuçlarını bekleme çağrısı yaparken birkaç saat içerisinde 180 derecelik bir dönüşle Polivuyu’nun görevinin sınırlarını aştığı sonucuna vardılar.

 

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

– Polis Polivuyu dolaylı bir biçimde de olsa açık bir şekilde Mari’deki patlama nedeniyle Cumhurbaşkanı’nın cezai sorumluluğu olduğu sonucuna da vardı. Polis Polivuyu, Başsavcı’ya ciddi cezai suç araştırması için çağrıda bulunurken “kimsenin bunun dışında bırakılmaması” ifadesini kullandı ve bu ifadesiyle Savunma ve Dışişleri Bakanları’nın yanı sıra Cumhurbaşkanı’na da işaret ettiği belirtiliyor.

– Bu yılki Ağustos’ta ayı kamu açıkları açısından daha iyi bir durumda bulunulduğunu gösteriyor. Ağustos ayında artıda kalındı. Ancak bunun kalıcı mı olacağı yoksa geçici koşullar temelinde mi olduğu henüz netleşmedi. Ağustos ayındaki olumlu sonuçlar nedeniyle sekiz aylık döneme ait kamu açıkları da %3,81 ile sınırlandı. Bu da 699 milyon 100 bin avro anlamına geliyor. İlk yedi ayda açık ise oran olarak %4,33 ve rakam olarak 793 milyon 500 bin avroydu. Ağustos ayında gelir vergisinden 40 milyona avroluk daha iyi bir miktar toplandı. Diğer vergilerden de 13 milyon miktarında daha fazla bir gelir elde edildi. Vergi dışı kaynaklardan devletin elde ettiği gelirlerde de 33 milyon avroluk bir fazlalık olduğu görüldü. Bu dönemde devletin yatırımlarında da bir azalma olduğu görüldü. Bununla birlikte geçen yılla kıyaslandığında sekiz aylık dönemdeki kamu açıkları yüksek. Geçen yıl aynı dönemde açık %2,71 oranındaydı.

 

ALİTYA gazetesinin bugünkü ana haberi “siyasi ve kurumsal olarak tahtan indirildi.” başlığı altında Polis Polivuyu’nun raporu.

 

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

– Polivuyu’nun raporu sonrası AKEL dışında tüm siyasi partiler Cumhurbaşkanı’nın istifasını talep ettiler. DİSİ, Cumhurbaşkanı’nın gerekli siyasi cesareti gösterip istifa etmemesi ve hala halkın güvenine sahip olduğuna inanması durumunda da erken seçim ilan edilmesini istedi. DİKO Basın Sözcüsü Fotis Fotiyu ise Polis Polivuyu’nun raporunun Cumhurbaşkanı’nın patlamadaki siyasi, kurumsal ve kişisel sorumluluğunu ortaya koyduğuna dikkat çekerek tüm bunların Cumhurbaşkanı’nı istifaya yöneltmesi gerektiğini vurguladı. EDEK de Cumhurbaşkanı’nın siyasi sorumluluğunu üstlenerek bunun tek göstergesi olacak olan istifasını istedi. EVROKO’dan Rikos Erotokritu ise Cumhurbaşkanı’nın istifasını isterken, Başsavcı’ya da Cumhurbaşkanı’nın görevi sona erdikten sonra cezai suç işlediği gerekçesiyle mahkemeye çıkarılması için cezai suç dosyası hazırlamasını istedi.

 

HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi “Poliviyu görevinin sınırlarını aştı” başlığı altında. Gazeteye göre, Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas Mari’deki patlamadan kişisel sorumluluğu olduğu görüşünü kesin bir biçimde reddetti. Polis Polivuyu’nun ortaya koyduğu araştırma sonuçlarının verilerle ve şahitlerin ifadeleriyle kanıtlanmadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı istifasının söz konusu olmadığını belirtti. Cumhurbaşkanı olarak siyasi istikrarın, huzurun ve birliğin sağlanması için tüm gücüyle mücadele edeceğinin de mesajını yurttaşlara veren Cumhurbaşkanı Limasol’da Omorfolular AEM derneğiğnin açılışında yaptığı konuşmasında, devletin ve hükümetin dış politikasının ve dahası diplomatik tavırların belirlenmesine Polis Poliviyu’nun müdahalede bulunarak görevinin sınırlarını aştığını vurguladı. Hükümetinin çok yönlü bir dış politika izleyerek Kıbrıs sorununu çıkmazdan kurtardığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Hristofyas, bu politikanın şimdi Türkiye’nin tehditleri karşısında Kıbrıs’ı zırhlandırdığı görüşünü de dile getirdi. Kıbrıs’ın Avrupa Birliği üyesi olması nedeniyle Arap ülkeleriyle ilgili süreçlere gerek olmadığının akla hayale sığmayan bir görüş olduğuna dikkat çekerek, “hükümetin uyguladığı dış ya da iç politikanın ne olacağı Polivuyu’nun işi değildir” dedi. Bu arada hükümetin başı olarak, Cumhurbaşkanı olarak kendisine düşen kurumsal sorumluluğu kabul ettiğini de ifade ederek, olayda yakınlarını yitirenlere dayanışmasını bir kez daha iletti.

 

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

– AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu Polis Poliviyu raporu sonrası yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas’ın istifa etmeyeceğini söyledi. İstifanın mücadeleden kaçmak olacağını belirten Kiprianu böylesi bir durumun ülkeyi uzun süreli gergin bir seçim ortamına sürükleyeceğine de dikkat çekti. “Ne Dimitris Hristofyas ne de 85 yıllık mücadelesinde AKEL mücadeleden kaçmamıştır. Bu ülke karşısında sorumluluklarını üstlenmekten kaçmamışlardır. Biz sorumluluğumuzu başımız dik olarak üstleniriz çünkü bizim saflarımızda katiller yok” dedi. AKEL Genel Sekreteri Kiprianu bu arada Polivuyu’nun raporunun partisinde bir grup hukukçu tarafından inceleneceğini ve ifade edilen görüşlerin hangi oranda farklı görüş açıklayan şahitlerin ifadelerine dayandığının tespit edilmesi için çalışılacağını dile getirdi.


 

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
236AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin